İki Akademisyene 15'er Ay Hapis Cezası

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
27.02.2019

37. ACM'de duruşmaları görülen iki akademisyene 15'er ay hapis cezası verildi. Kararlarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini  imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin duruşmaları Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.

37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde (ACM) Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Saliha Paker ile doktora öğrencisi Ömer Faruk Yekdeş, Şehir Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mesut Yeğen, MSGSÜ'den Prof. Dr. Murat Cemal Yalçıntan ile Doç. Dr. Besime Şen'in ikinci; Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. S.S.'nin üçüncü duruşmaları görüldü.

Mahkeme, savunmasını yapan Mesut Yeğen'e 30 Aralık 2015'te Agos gazetesine verdiği br röportajı sordu. Röportajın dosyaya girmesine karar verdi.

Ayrıca Besime Şen ve S.S. için kararını açıklayan mahkeme, sanıklar hakkında Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 7/2'de düzenlenen "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti. Kararlarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.*

Terörle Mücadele Kanunu 7/2

Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.

Mahkeme başkanı: Akın Gürlek - Üyeler: Ferhat Gülbağça, Ferhat Şahin - Savcı: Alaattin Çolak.

1. duruşma

Saliha Paker mazeretli olduğu için duruşmaya katılamadı.

Mahkeme, sanığın mazeretini kabul ederek sanık ya da müdafii tarafından bir sonraki duruşmada da tekrar süre talep edilmesi halinde tekrar süre vermeyeceğine dair avukat Aylin Barcın'a ihtarda bulundu.

Bir sonraki duruşma 29 Mayıs'ta görülecek.

2. duruşma

Duruşmada hazır bulunan Ömer Faruk Yekdaş savunmasını sözlü ve yazılı olarak sundu.

Avukatının dosyanın 13. ACM'de devam eden dört akademisyenin dava dosyasıyla birleştirilmesi talebi "sorumluluk ve kastın değerlendirilmesi açısından tek başına yargılama yapmanın usule daha uygun olduğu" gerekçesiyle reddedildi.

Talebi üzerine avukata savunmasını yapması için süre veren mahkeme, duruşmayı tekrar ek süre vermeyeceğini belirterek 7 Mart'a bıraktı.

3. ve 4. duruşmalar

Mesut Yeğen ve Murat Cemal Yalçıntan savunmalarını yaptı.

Mahkeme başkanı, Mesut Yeğen'e savunmasının ardından 30 Aralık 2015'te Agos gazetesine verdiği röportajı sordu. Yeğen, "DTK tarafından 12 maddelik bir bildiri yayınlanmıştı. Bu bildiride yerele yetki devri de vardı. Kürt sosyolojisine ilişkin araştırmalarım nedeniyle fikrimi beyan etmiştim" diye konuştu.

Agos'taki röportaj dosyaya girecek

Avukat Meriç Eyüboğlu ise "Müvekkilim bilimsel olarak bu alanda çalıştığından bilimsel bir görüş olarak yerele yetki devrini tartışmıştır" diye ekledi.

Ardından Eyüboğlu, kovuşturmanın genişletilmesi yönündeki taleplerini yazılı olarak sunmak istediğini belirterek her iki dosya için de tarafına süre verilmesini istedi.

Mahkeme, süre talebini kabul ederek iki duruşmayı da 12 Mart'a bıraktı. Yeğen'in Agos gazetesine verdiği röportajın dosyaya alınmasına hükmetti.

5. duruşma

Savunmasını yapan Besime Şen suçlamaları reddederek beraatini istedi. Duruşma savcısı esas hakkında mütalaasını açıklayarak sanığın TMK 7/2'ye göre cezalandırılmasını istedi.

1 yıl 3 ay

Avukatın savunmasının ardından kararını açıklayan mahkeme, sanık açısından "terör ötgütü propagandası yapmak" suçunu sabit görerek şu ifadelere yer verdi:

"... suçun işlenme şekli, cezanın alt sınırdan ayrılmamasını gerektirir bir durum olmaması dikkate alınarak 1 yıl hapisle cezalandırılmasına, eylemi basın ve yayın yolu ile gerçekleştirmiş olduğundan yarı oranında arttırım yapılarak 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, duruşmadaki tutum ve davranışları dikkate alınarak altıda bir oranında indirim yapılarak 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına..." 

Kararda "sanığın sabıkasız oluşu, duruşmadaki tutum ve davranışları dikkate alınarak" hükmün açıklanması geri bırakıldı.

6. duruşma

S.S.'nin katılmadığı duruşmada avukatları ceza istenen mütalaaya karşı savunmalarını yaptı. 

Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, bir önceki duruşmadaki kararını tekrarlayarak sanığa 1 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Akademisyen yargılamaları hakkında

10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.

Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.

27 Şubat 2019 itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 486 oldu. 100 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 14 akademisyen 1'er yıl 10'ar ay 15'er gün; 4 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 15 akademisyen 2 yıl 3 ay; 2 akademisyen 2 yıl 6 ay; 1 akademisyen 2 yıl 1 ay; 1 akademisyen 3 yıl olmak üzere davası sonuçlanan toplam 137 akademisyenin tamamı hapis cezasına mahkum oldu. 

HAGB 

Bugüne kadar 12 akademisyen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını (HAGB) kabul etmedi. İçlerinden 7'sine 1 yıl 3 ay; 1'ine 1 yıl 6 ay; 1'ine 2 yıl 3 ay; 1'ine 2 yıl 6 ay; 1'ine 3 yıl hapis cezası verildi. 1 kişinin kararı henüz açıklanmadı. 

3 akademisyene ise HAGB'ye ilişkin beyanları sorulmadı. HAGB sorulmayanlardan birine 1 yıl 6 ay, birine 1 yıl 3 ay, birine 2 yıl 3 ay hapis cezası verildi.

Cezası 2 yıldan fazla olanların ertelenmeyen mahkumiyet kararları istinaf mahkemesine gidecek. İstinaf kararı onaylayacak ya da bozacak.

Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava TMK 7/2'den sürüyor.

(TP)

* Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) madde 231'e göre, Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verildiği takdirde, kişi beş yıl içinde kasten yeni bir suç işlemezse hüküm ortadan kaldırılıyor.

Kaynak: https://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/205918-2-akademisyene-15-er-ay...