Bir Akademisyene 1 Yıl 3 Ay; Bir Akademisyene 2 Yıl 6 Ay Hapis Cezası

Yazar / Referans: 
Tansu Pişkin, Bianet
Tarih: 
30.04.2019

32. ACM'de duruşması görülen Çelebi'ye 15 ay; 25. ACM'de duruşması görülen Süreyya Topaloğlu'na 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Topaloğlu'nun cezası ertelenmedi.

Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini  imzaladıkları için "Terör örgütü propagandası" suçlamasıyla yargılanan akademisyenlerin duruşmaları Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde devam etti.

35. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM) bugün ilk duruşması görülecek akademisyenlerin dosyalarını Türk Ceza Kanunu (TCK) 301. maddesi kapsamında soruşturma izni alınması için Adalet Bakanlığı'na gönderdi. Yanıt gelene kadar yargılamaları durdurdu.

24. ACM heyeti de bugünkü tek duruşmada TCK 301 izni istenmesine karar vererek dosyayı Adalet Bakanlığı'na gönderdi. Bu süreçte yargılamanın durmasına hükmeden mahkeme dosya esasını da kapattı.

32. ACM'de duruşması görülen Ömer Çelebi, "örgüt propagandası yapmak" suçlamasıyla 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırıldı. Kararda hükmün açıklanması geri bırakıldı.*

25. ACM'de duruşması görülen Süreyya Topaloğlu'na ise "örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Üye hakimlerden biri karara muhalefet şerhi düşerek "sanığın TMK 7/2'ye göre cezalandırılmasını düşündüğümden karara muhalifim" dedi.

Verilen ceza 2 yılın üstünde olduğu için hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) hükümleri uygulanmadı. Ertelenmeyen mahkumiyet kararıyla ilgili son hükmü istinaf mahkemesi verecek. Mahkeme hapis cezası kararını onaylayacak ya da bozacak.

Duruşması görülenler

Bugün altı ayrı mahkemede duruşmalar görüldü:

37. ACM: Işık Üniversitesi'nden Prof. Dr. Hacer Ansal'ın dördüncü duruşması.

35. ACM: Ankara Üniversitesi'nden Arş. Gör. Güneş Gümüş, ODTÜ'den Prof. Dr. Cem Somel ve Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nden Prof. Dr. Bahadır Aydın'ın birinci duruşmaları.

24. ACM: Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ülkü Doğanay'ın birinci duruşması.

26. ACM: Sabancı Üniversitesi'nden Dr. Engin Kılıç'ın dördüncü duruşması.

32. ACM: Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Arş. Gör. Ömer Çelebi'nin dördüncü duruşması.

25. ACM: Bilgi Üniversitesi'nden Arş. Gör. Süreyya Topaloğlu'nun altıncı duruşması.

İki duruşmada erteleme 

Hacer Ansal ve Engin Kılıç ayrı mahkemelerde görülen duruşmalarında hazır bulundu. Ancak akademisyenlerin avukatı sağlık mazereti nedeniyle duruşmalara katılamadı. 

Mahkemeler avukatın mazeretini kabul ederek duruşmaları erteledi. Ansal ve Kılıç'ın duruşmaları 4 Temmuz'a bırakıldı.

Avukatın olmadığı duruşmada hapis cezası

25. ACM'de Süreyya Topaloğlu duruşmasında hazır bulundu. Ancak avukatının sağlık mazereti sebebiyle mahkemenin ileri bir tarihe atılmasını istedi. 

Mahkeme, "bir önceki duruşmada savunma için süre verildiği ancak sanık müdafinin yazılı savunma yapabilecekken yapmadığı, daha önceki duruşmalarda yargılamayı uzatmaya yönelk taleplerinin bulunduğu, daha önce de mazeret dilekçesi sunduğu" gerekçeleriyle "yargılamanın hızlı ve adil olarak sonuçlandırılması dikkate alınarak" sanık müdafinin mazeretini reddederek yargılamaya devam etti.

Duruşma savcısı, ceza istediği mütalaasını tekrarladı. Topaloğlu ise avukatının da savunma hakkı olduğunu belirterek son kez erteleme talebinde bulundu.

2 yıl 6 ay

Kararını açıklayan mahkeme, "bildiriye imza atmak şeklindeki eylemin örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme şeklinde sübuta erdiği anlaşılmakla, sanığın eylemine uyan TCK'nın 314/3 ve 220/7 maddesinin 1. cümlesi delaletiyle suçun işleniş biçimi dikkate alınarak alt sınırdan uzaklaştırmayı gerektirecek bir unsur bulunmaması nedeniyle TCK'nın 314/2 maddesi gereğince takdiren alt sınırdan ceza tayini ile sanığın 5 yıl; sanığın eylemi bilerek ve isteyerek örgüte yardım şeklinde olduğundan TCK'nın 220/7 maddesi 2. cümlesi gereğince yardımın niteliği de dikkate alınarak cezasından takdiren en üst sınırdan 2/3 oranında indirim yapılarak sanığın 1 Yıl 8 Ay; sanığın eyleminin 3713 Sayılı Kanunun 3. maddesinde sayılan terör suçu olduğu anlaşılmakla 3713 Sayılı Kanunun 5/1 maddesi gereğince cezasında yarı oranında artırım yapılarak sanığın 1 Yıl 18 Ay hapis cezası ile cezalandırılmasına" hükmetti.

TCK 220/7

Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişi, örgüt üyesi olarak cezalandırılır. Örgüt üyeliğinden dolayı verilecek olan ceza, yapılan yardımın niteliğine göre üçte birine kadar indirilebilir.

TCK 314/2

TCK madde 220/7’ye göre suçlanan kişiye verilecek cezayı kapsayan maddedir. Buna göre, örgüte üye olanlara, beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.

TMK 5/1

Bu maddeye göre, yukarıda tanımlanan suçtan ceza alan kişiye verilen ceza yarıda bir oranında arttırılır.

Mahkeme, "sanığın duruşmadaki savunmasında ve yazılı savunmasında pişmanlık gösterdiğine dair herhangi bir beyanının bulunmaması, yargılamayı uzatmaya yönelik davranışları aleyhine değerlendirilerek" hapis cezası kararında indirim yapmadı.

Muhalefet şerhi

Mahkemenin oy çokluğuyla verdiği karara, üye hakimlerden Buket Özkoyuncu şu ifadelerle muhalefet şerhi düştü:

"Sanığın eyleminin PKK/KCK terör örgütü propagandası yapma suçunu oluşturduğu ve 3713 sayılı yasanın 7/2 maddesi gereğince cezalandırılması gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne muhalifim." 

Bir dosyada esası kapatma kararı

24. ACM'de Ülkü Doğanay'ın katılmadığı duruşmada avukatı Filiz Aydın hazır bulundu.

Mahkeme, "sanığın üzerine atılı suçun sabit görülmesi halinde eylemin TCK 301'de düzenlenen suçunu oluşturabileceği, aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca bu suçtan dolayı soruşturma yapılmasının Adalet Bakanlığı'nın iznine bağlı olması nedeniyle bu konudaki usuli eksikliklerin giderilmesi için yargılamanın durmasına" hükmetti.

TCK 301

Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.

Mahkeme ayrıca, esasın kapatılmasına da karar verdi. Adalet Bakanlığı'nın yanıtı suçlamanın tekrar değerlendirilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilecek.

Yargılama durdu

35. ACM'de ilk duruşmaları olacak üç akademisyenin de duruşmaları görülemeden yargılama durdu. 

Mahkeme, "iddianamede sanıkların üzerlerine atılı suçun TCK'nın 301. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ihtimali bulunduğundan, bu suçtan savunmalarının alınması için" Adalet Bakanlığı'ndan izin istedi.

Bakanlıktan yanıt gelene kadar yargılamayı durmasına hükmetti.

Bir kişiye hapis cezası

32. ACM'de görülen karar duruşmasında hazır bulunan Ömer Çelebi, savcının ceza istediği esas hakkında mütalaasına karşı savunmasında önceki beyanlarını tekrar etti. 

Avukatları Meryem Kavak ve Sevgi Epçeli de esasa karşı savunmalarını yaparak müvekkillerinin beraatine karar verilmesini istedi. Son sözü sorulan Çelebi ise "İddianame niyet okuyarak hazırlanmış. Daha fazla savunma yapmanın anlamı olduğunu düşünmüyorum" dedi.

Kararını açıklayan mahkeme, Çataloluk'un "eylemine uyan TMK 7/2 maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, fiilin özellikleri, kastın ağırlığı ve yoğunluğu dikkate alınarak asgari halden ceza tayin olunarak sanığın takdiren 1 yıl; suçu basın yayın yoluyla işlediği için aynı maddenin ikinci cümlesi gereğince 1 yıl 6 ay; suç ve sonrası yargılama sürecindeki davranışları dikkate alınarak altıda bir oranında indirim yapılarak 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına" hükmetti.

Terörle Mücadele Kanunu 7/2

Terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenmesine iştirak etmemiş olan yayın sorumluları hakkında da bin günden beş bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.

Kararda "sanığın daha önceden işlemiş olduğu kasıtlı bir suçtan mahkumiyetinin bulunmaması, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaate varılması, suç nedeniyle dosyaya yansıyan somut bir maddi zararın bulunmaması" gerekçeleriyle hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Akademisyen yargılamaları hakkında

10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.

Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.

30 Nisan 2019 itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 610 oldu. 133 akademisyen 1’er yıl 3’er ay; 18 akademisyen 1'er yıl 10'ar ay 15'er gün; 8 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay; 2 akademisyen 1'er yıl 6'şar ay 22'şer gün; 17 akademisyen 2 yıl 3 ay; 6 akademisyen 2 yıl 6 ay; 3 akademisyene 2 yıl 1 ay; 1 akademisyen 3 yıl olmak üzere davası sonuçlanan toplam 188 akademisyenin tamamı hapis cezasına mahkum oldu. 

33 kişinin cezası ertelenmedi

188 kişi içerisinden 27 kişinin hapis cezası 2 yılın üstünde kaldığı için (CMK md. 286), 6 kişi ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediği için toplamda 33 kişinin mahkumiyet kararı ertelenmedi. İtiraz yoluyla İstinaf Mahkemesi’ne giden mahkumiyet kararlarından Prof. Dr. Füsun Üstel'in hapis cezası kararı onandı.

Cezası ertelenmeyen akademisyenlerin isimleri şöyle:

Ayşe Erzan, Özdemir Aktan, Nesrin Sungur Çakmak, Füsun Üstel, Büşra Ersanlı, Lütfiye Bozdağ, Şebnem Korur Fincancı, Özgür Müftüoğlu, Yonca Demir, Gençay Gürsoy, M.A., Alper Akyüz, Ahmet Bekmen, Nihan Aksakallı, Hülya Kirmanoğlu, İsmet Akça, Haydar Durak, İlkay Özkuralpli, Öznur Yaşar Diner, Remzi Orkun Güner, Esra Kaliber, Eda Aslı Şeran, Aysuda Kölemen, İlkay Yılmaz, Zeynep Tül Süalp, L.N., S.A., Gevher Gökçe, Çare Olgun Çalışkan, Nevin Zeynep Yelçe, Ali Kerem Saysel, Koray Çalışkan, Süreyya Topaloğlu.

Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava TMK 7/2'den sürüyor.

(TP)

* Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) madde 231'e göre, Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verildiği takdirde, kişi beş yıl içinde kasten yeni bir suç işlemezse hüküm ortadan kaldırılıyor.

Kaynak: https://bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/207996-bir-kisiye-15-ay-bir-ki...