Kadir Has Üniversitesi'nden ayrılan akademisyenler Gülşah Kurt ile S.U.'nun davalarının ilk duruşmaları görüldü. Kurt yurtdışında olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamazken iki dava da Ekim 2018'e ertelendi.
Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları için “Terör örgütü propagandası” ile suçlanan akademisyenlere yönelik davalar Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi, 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde (ACM) devam etti.
İlk duruşmaları görülen Kadir Has Üniversitesi’nden ayrılan akademisyenlerden Doç. Dr. S.U duruşma salonunda hazır bulunurken Yrd. Doç. Dr. Gülşah Kurt yurtdışında görevli olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamadı.
S.U.'nun duruşması 11 Ekim'e, Kurt'un duruşması 16 Ekim'e ertelendi.
İmzacı akademisyenlere yönelik davalar, 5 Aralık 2017'de başladı. 15 Mayıs itibariyle 214 akademisyenin ilk duruşmaları görülürken içlerinden 13 kişinin davasında karar açıklandı. 13 akademisyen için de 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Galatasaray Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel’in cezası dışında bütün cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Mahkeme heyeti şu isimlerden oluştu: Başkan: Erdoğan Şimşek; Üyeler: Kadir Alpar, Erol Güngör; Savcı: Can Tümer Keriş.
1. duruşma
Kadir Has Üniversitesi’nden Doç. Dr. S.U duruşma salonunda hazır bulundu. Yazılı savunmasını sundu. Sözlü olarak da metni ifade özgürlüğü sınırları çerçevesinde imzaladığını belirterek suçlamaları reddetti. Derhal beraatini talep etti.
Avukat Melike Polat Bursalı söz alarak Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Merkezi (AİHM) kararlarından örnekler sunarak söz konusu eylemin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, atılı suçun oluşmadığını bu nedenle derhal beraat talebinde bulunduğunu söyledi.
Polat-Bursalı ayrıca, 13. ACM’de devam eden dört akademisyenin dava dosyasıyla davanın birleştirilmesini talep etti.
13. ACM’deki dosya
Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy, Barış İçin Akademisyenlerin “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisini imzaladıkları gerekçesiyle haklarında TMK 7/2'den açılan davada, savcının talebi üzerine Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 301. maddesinden yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı'na yargılama izni için başvuruldu. Henüz yanıt gelmedi. Dört akademisyenin yargılaması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor.
TCK 301
Türklüğü, Cumhuriyeti veya Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen aşağılayan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini, Devletin yargı organlarını, askerî veya emniyet teşkilatını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Türklüğü aşağılamanın yabancı bir ülkede bir Türk vatandaşı tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır. Eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz.
Vareste talebi de reddedildi
Mahkeme heyeti, davaların birleştirilmesi ve derhal beraat taleplerinin “usul ve yasay uygun olmadığından” reddine, 13. ACM’deki iddianame, duruşma tutanakları ve Adalet Bakanlığı ile yapılan yazışmaların istenmesine karar verdi.
Polat-Bursalı’nın müvekkilinin davadan vareste tutulması yönünde talebi oldu. Mahkeme başkanı, “Bu yönde bağlayıcı bir karar verilmediğinden bağışıklığı yok. O nedenle yeni bir ara karara gerek yok” dedi.
Bir sonraki duruşma 11 Ekim 11.30’da görülecek.
2. duruşma
Kadir Has Üniversitesi'nden Yrd. Doç. Dr. Gülşah Kurt yurtdışında görevli olduğu gerekçesiyle duruşmaya katılamadı. Avukatı Hasan Fehmi Demir, bir sonraki celsede hazır olacağını söyledi.
Mahkeme heyeti, gelecek celsede hazır olmadığı takdirde sanığın hakkında yakalama kararı verilmesine ve kararın sanığa ihtarına, duruşmanın bu nedenlerle 16 Ekim 11.50’de devam etmesine karar verdi.
Ne olmuştu?
10 Ocak 2016'da "Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi"nin (BAK) "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisi 1128 akademisyenin imzası ile yayınladı. Sonraki katılımlarla imza sayısı 2212 oldu.
Akademisyenler hakkında Savcı İsmet Bozkurt’un hazırladığı iddianame ile 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) “örgüt propogandası” fiilini düzenleyen 7/2 maddesinden dava açıldı.
15 Mayıs itibariyle 5 Aralık 2017'den bu yana mahkemeye çıkan akademisyen sayısı 214 oldu. 13 akademisyen 1’er yıl 3’er ay hapis cezasına mahkum oldu. Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zübeyde Füsun Üstel'in cezası hariç cezalarda hükmün açıklanması geri bırakıldı. Üstel’in cezasının ertelememe gerekçesi olarak "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmediği" ve "mahkemede suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmadığı" gösterildi.
Barış akademisyenleri 10 Mart 2016’da “Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi nedeniyle yaşadıklarını basın toplantısında paylaştılar. Toplantıda açıklamaları yapan Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Doç. Dr. Kıvanç Ersoy (15 Mart 2016) ile Yrd. Doç. Dr. Meral Camcı (31 Mart 2016) TMK 7/2'de düzenlenen “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandılar, 22 Nisan 2016’da serbest bırakıldılar. Savcının talebi üzerine Adalet Bakanlığı “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama"yı düzenleyen TCK 301. maddeden yargılanma izni verdi. Dava sürüyor.
(TP)
Kaynak: https://m.bianet.org/bianet/ifade-ozgurlugu/197153-iki-akademisyenin-dah...