Barış İçin Akademisyenlerin Akil İnsanlar Heyeti Değerlendirmesi, BAK, 23.05.2013
Barış İçin Akademisyenlerin Akil İnsanlar Heyeti Değerlendirmesi
Barış İçin Akademisyenlerin Akil İnsanlar Heyeti Değerlendirmesi
Türkiye’nin de imzacısı olduğu 1325 nolu Birleşmiş Milletler Kararı barışın inşasının müzakereler de dahil her aşamasında kadınların eşit temsil edilmesinin sağlanması gerektiğini belirtir. Çünkü
-Kadınlar nüfusun %50’sini oluşturur. Barış süreçleri toplumun yeniden inşa edildiği ve yeni toplumsal sözleşmelerin ortaya çıktığı dönemlerdir. Bu dönemlerde kurulan yapıların tamamında kadınlar eşit temsil edilmezse kadınlar bu sözleşmeye katkı sunmamış, rıza vermemiş olur.
İlk bakışta, başlıkta Haiti Devrimi’nin ve Kürt sorunun birlikte anılması çok alakasız gelebilir kulağa fakat durum hiç de sanıldığı gibi değil. Zira Haiti Devrimi tüm direnen halkların, sınıfların mücadelelerinin nasıl unutturulduğuna, yok sayıldığına, kategorisizleştirildiğine dair çok önemli ipuçları veriyor. Buradan hareketle Kürt sorununda ve barış süreci dediğimiz zaman içinde gelişen birkaç olaya işaret edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
--7-8 Aralık 2012 tarihinde Ankara’da DİSA ve Heinrich Böll Stiftung tarafından düzenlenen “Kürt Meselesinin Çözümüne İlişkin Algılar, Aktörler ve Süreç” konferansında sunulan konuşma metnidir--