Barış bildirisi imzacısı Lütfiye Bozdağ, AYM'nin "hak ihlali" kararı sonrası yeniden yargılama yapılması için 37. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dönen davasından beraat etti.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Barış Akademisyenleri hakkında verdiği yeniden yargılama kararı sonrası Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Yrd. Doç. Dr. Lütfiye Bozdağ’ın duruşması görüldü.
Anayasa Mahkemesinin kararının ardından diğer mahkemeler gibi dosya üzerinden duruşma açıp beraat kararı vermektense hocalarımızın dosyalarında duruşma günü veren 37. ACM’de ilk hocamızın duruşması yarın. Saat 10’da Çağlayan Adliyesi’nin önünde olacağız! #BarışTalebiYargılanamaz pic.twitter.com/fO5hMmAuv0
Hukuksuz ihraçlara, açığa almalara, tutuklamalara karşı Adaletİçin ya hep beraber, ya hiçbirimiz! pic.twitter.com/sUjy6kGO6p
— BarışAkademisyenleri (@BarisAkademik) June 12, 2020
Sığınaklar her türlü salgın/kriz/afet durumuna karşı fiziksel ve işlevsel olarak hazır olmalıdır! Sığınakİhtiyacı KoşulsuzKarşılansın pic.twitter.com/rn8eee3k6F
— BarışAkademisyenleri (@BarisAkademik) June 11, 2020
Cadde 54 AVM inşaatında çalışırken işten çıkartılan ve 4 aydır hakları verilmeyen işçiler ve mücadelelerine destek veren dostlarımız gözaltına alındı. İşçiler, işçilerin haklarını koruyanlar değil pandemide işçilerin haklarını gaspedenler suçludur! #Cadde54AvmİşçilerineÖzgürlük pic.twitter.com/u6E8P5M0ar
Bilinmeyen bir numaradan tacizler başladı. Telefonuna üst üste yüzlerce cevapsız arama geliyordu. O telefonunu kapattığında, ailesi aranıyordu: “Taciz eden kişi okulun gece güvenlik görevlisiydi. Dekanın ‘beslediği’ adamlardan biriydi. Öğrencilerimi ODTÜ’ye götüreceğim bir gece evime hırsız girdi. İç çamaşırlarım dağıtılmış, bilgisayarım çalınmıştı. Birileri tarafından fotoşop yapılan fotoğraflarım öğrencilerime gönderiliyordu. Savcılığa gitmek durumunda kaldım.”
Melek, yaşadıklarından dolayı anksiyete bozukluğuyla boğuşuyordu. Psikolojisi bozulduğu için tedavi görüyordu. Bir akşam fakülteden eve geldiğinde ağlama nöbeti geçirdi. Ardından intihar girişiminde bulundu. Arkadaşları bilinci kapalı halde buldukları Melek’i hastaneye yetiştirebilmişlerdi. İki gece yoğun bakımda kaldı. Fakülte sekreteri Melek’e okula döndüğünde, “İntihar meselesi duyulsa ne yapardık” demişti...
Öğrencisi tarafından öldürülen Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ın anısına…
Oldukça saygıdeğer profesör, tezlerini yönettiği kadın öğrencileri sistematik şekilde taciz etmişti. Bazıları fiziksel tacize varan vakaların sayısı çok fazlaydı ve herkes bunu biliyordu ancak hiç kimse konuşmuyordu! Sonra, lisans öğrencisi bir kadın bu duruma itiraz etti...
Öğrencisi tarafından öldürülen Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceren Damar’ın anısına…
DUVAR – Başlarken…
