Günlerdir bizleri aracı kanallarla hedef gösteren 12. Cumhurbaşkanına Açık Mektubumuzdur:#FakülteyiSarayaKur#YüreğimizYetiyor pic.twitter.com/0BNdWnF7wg

Boğaziçi Üniversitesi'ndeki gösteriler gerekçesiyle Prof. Dr. Ayşe Buğra'yı provakatörlükle suçlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Buğra'nın öğrencileri yazılı bir metinle cevap verdi. "Ayşe Buğra, Boğaziçi Üniversitesi’nin ve Türkiye’nin kıymetli bir değeridir" denilen metinde Buğra'ya yönelik saldırıların durdurulması istendi.

Fransa'da yaşayan Barış akademisyenleri, Boğaziçi'nde AK Partili Rektör Melih Bulu'ya karşı direnen öğrencilere destek açıklaması yaptı.

C’est en tant qu’Universitaires pour la Paix, arraché.e.s de force à nos étudiant.e.s par des pressions politiques, que nous condamnons les violences exercées mardi 2 février à l'encontre des étudiant.e.s de l'Université du Bosphore. Nous soutenons la résistance de l'Université du Bosphore contre l’imposition d’un président par le régime et nous réitérons notre solidarité avec cette lutte.

#BakPostacıDireniyor

#PTTdeNelerOluyor

2021-01-15 Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri Açıklaması from Can Candan on Vimeo.

Gösterilen tepkiler, Türkiye’deki üniversite sisteminin siyasetin değil, bilimin ışığında yönetilmesi, özgür araştırma ve eğitim alanlarının yeniden açılması açısından önemli.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP’li Prof. Dr. Melih Bulu’yu Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atamasına karşı, üniversite öğrencileri ve öğretim üyelerinin protestoları ikinci haftasına giriyor.

Bugün barış akademisyeni, tıp doktoru, araştırmacı ve yazar hocamız Ali Özyurt'un aramızdan ayrılışının birinci yılı. Kararlılığı, neşesi, mücadelesi bize ilham vermeye devam ediyor. Sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz. pic.twitter.com/eUttK3ZjfA

— BarışAkademisyenleri (@BarisAkademik) January 16, 2021

Aslı Takanay, “ Yaptığımız çalışmanın özü, kendi anlatıları ve kendi sesleriyle kadınların hikâyelerini, dünde ve bugünde gündelik hayatta neler yaşadıklarını, kendilerini-yaşamlarını yeniden yeniden nasıl kurduklarını aktarabilmek. Kadın hikâyelerinden oluşan bu arşivin birbirimize kulak verebileceğimiz, birbirimizi duyabileceğimiz bir platformda hepimiz için erişilebilir olması ve böylece birbirimizden, birbirimizin deneyimlerinden öğrenmemiz, daha kalabalık hissetmemiz için bir pencere olacağını düşünüyorum.” diyor. 

 Prof. Dr. Ali Kerem Saysel ile Prof. Dr. Gülhan Türkay Hoştürk, üniversitelerin özerkliğini ve atamayı değerlendirdi.